Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi (AİÇÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya, Türkiye’nin en yüksek zirvesi olan Ağrı Dağı’nda yer alan takke buzulunun küresel ısınmanın etkisiyle her geçen gün sessiz bir şekilde erimeye devam ettiğini söyledi.

Milyonlarca yıl önce yaklaşık 70 kilometrekarelik bir alanı kaplayan takke buzulunun, 1900’lü yılların başında 15 kilometrekareye kadar gerilediğini belirten Kaya, 1970’li yıllarda bu alanın 9-10 kilometrekareye düştüğünü, günümüzde ise buzul alanının yaklaşık 4-4,5 kilometrekareye kadar sıkıştığını ifade etti.

2050 için kritik uyarı
Mevcut sürecin bu şekilde devam etmesi halinde ciddi kayıpların yaşanacağını vurgulayan Prof. Dr. Kaya, “Küresel ısınmaya bağlı olarak buzul erimesi sürerse, 2050’li yıllarda bugünkü mevcut alanın da yaklaşık yarısının kaybedileceğini söyleyebiliriz. Yani 4,5-5 kilometrekarelik buzul alanı 2-2,5 kilometrekareye kadar düşebilir” dedi.

Sıcaklıklarda belirgin artış
Buzul erimesinin temel nedenleri arasında sıcaklık artışlarının başı çektiğini kaydeden Kaya, Ağrı Dağı bölgesinde yapılan incelemelerde uzun yıllık ortalamalara göre sıcaklıklarda yaklaşık 2 derecelik bir artış tespit edildiğini söyledi. Kaya, daha önce 6,2 santigrat derece civarında olan ortalama sıcaklıkların 8,6 santigrat dereceye kadar çıktığını ve bu durumun erimeyi ciddi şekilde hızlandırdığını dile getirdi.

Kar yağışlı gün sayısı yarıya düştü
Yağış miktarındaki azalışın da buzulun hacim kaybetmesinde etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Kaya, geçmişte bölgede kar yağışlı gün sayısının 47-50 günlere kadar çıktığını, son yıllarda ise bu sayının 25-30 günlere kadar düştüğünü ifade etti. Kar yağışındaki azalmanın, biriken ve katmanlaşan buzulların giderek küçülmesine yol açtığını söyledi.

Buzul erimesi sel riskini artırıyor
Buzul erimesinin yalnızca doğal çevreyi değil, yerleşim alanlarını da tehdit ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Kaya, “Ağrı Dağı’nda buzul erimesine bağlı olarak zaman zaman seller meydana gelebiliyor. Bu durum çevredeki yerleşimler için ciddi riskler oluşturuyor” diye konuştu.

Bilinçlendirme çağrısı
Küresel ısınma sonucunda oluşabilecek jeolojik afetlerin zararlarını azaltmak için bölge halkının bilinçlendirilmesinin önemine vurgu yapan Kaya, özellikle bu tür risklere karşı eğitim çalışmalarının artırılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Yorumlar
Kalan Karakter: