HÜDA PAR’dan Karma Eğitim Karşıtı Çağrı: “İdeolojik Dayatma, Toplumu Yozlaştırıyor”

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Faruk Dinç, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında karma eğitim sistemine sert eleştiriler yönelterek, bu uygulamanın kaldırılması gerektiğini savundu. Dinç, karma eğitimin bilimsel verilere dayanmayan, ideolojik bir dayatma olduğunu ve toplumun inanç, kültür ve kimlik yapısına zarar verdiğini iddia etti.
“Karma Eğitim, Darbeci ve Tek Tipçi Bir Anlayışın Ürünü”
Dinç, karma eğitimin pedagojik olmaktan çok ideolojik bir yaklaşımla sürdürüldüğünü belirterek, “Karma eğitim dayatmasından artık vazgeçilmelidir. Bu anlayış, halkımızı inancından, kültüründen ve kimliğinden uzaklaştırmaya çalışıyor. Neslimizi asimile etme ve yozlaştırma amacına hizmet ediyor,” dedi. Eğitim politikalarının ideolojik değil, bilimsel verilere ve toplumsal gerçekliklere uygun olması gerektiğini vurgulayan Dinç, karma eğitimin akademik başarı, öğrenci motivasyonu, davranışsal gelişim ve cinsiyet rolleri üzerindeki etkilerinin araştırılması gerektiğini ifade etti. “Bunu söylediğimizde bazıları hemen ‘laiklik elden gidiyor’ diyor. Bunun laiklikle bir ilgisi yok,” diyerek eleştirilere yanıt verdi.
Dünyadan Örneklerle Tek Cinsiyetli Eğitim
Dinç, dünyada tek cinsiyetli eğitimin başarı oranlarını artırdığına dair veriler paylaştı. İngiltere’deki Manchester Üniversitesi’nin araştırmasına atıfta bulunarak, tek cinsiyetli okullarda erkek öğrencilerin başarı oranının %68 olduğunu, karma eğitimde ise bu oranın %33’e düştüğünü belirtti. ABD’de 2000 yılında 4 olan tek cinsiyetli okul sayısının 2022’de 506’ya yükseldiğini, Avustralya ve İngiltere’de de benzer uygulamaların yaygınlaştığını örnek gösterdi. Danimarka’nın karma eğitimden vazgeçtiğini hatırlatan Dinç, “Kemalist zihniyet sürekli Batı’yı örnek gösteriyor. Biz de Batı’dan bilimsel verilerle bu sistemi eleştiriyoruz,” dedi.
“Eğitim Sistemi İnanca ve Kültüre Uyumlu Olmalı”
Dinç, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in açıklamalarını desteklediklerini ve eğitim sisteminin toplumun inanç, değer ve kültürüyle uyumlu hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. “Eğitim sistemi, ideolojik dayatmalardan arındırılmalı, pedagojik gelişimler göz önünde bulundurularak düzenlenmelidir,” dedi.
Gündüz Kuşağı Programlarına Sert Tepki
Dinç, gündüz kuşağı televizyon programlarını da eleştirdi. Özellikle ATV’de yayınlanan bazı programların toplumun ahlaki değerlerini zedelediğini savunan Dinç, “Bu programlar, evli bir kadının çarpık ilişkilerini normalleştirerek toplumun ar damarını çatlatmaya, iffet ve hayâyı ayaklar altına almaya çalışıyor. Reyting uğruna değerlerimiz feda ediliyor,” dedi. Dinç, bu tür yayınların bilinçli bir toplum mühendisliği olduğunu iddia ederek, yetkililere bu yayınlara dur demeleri çağrısında bulundu.
“Faize Dayalı Ekonomi Gençleri İşsiz Bırakıyor”
TÜİK’in Mart 2025’te işsizlik oranını %7,9 olarak açıklamasını gerçekçi bulmadığını belirten Dinç, sahadaki durumun çok daha vahim olduğunu söyledi. Ordu’da 67 temizlik işçisi kadrosuna 27 bin, Bayburt’ta 3 kadroya 3 bin 522, Siirt’te 26 kadroya 22 bin 661, Isparta’da 3 kadroya 8 bin 204 kişinin başvurduğunu örnek gösteren Dinç, “Faize dayalı ekonomik sistem, üretime ve istihdama darbe vuruyor. Gençlerimiz asgari ücretle temizlik işçisi olmaya razı. Bu sistem terk edilmeli, üretime ve sosyal adalete dayalı bir ekonomik modele geçilmeli,” dedi.
Yerel Medyaya Destek Çağrısı
Yerel medyanın önemine değinen Dinç, bu kuruluşların yüksek maliyetler ve adaletsiz destek dağıtımı nedeniyle ayakta kalmakta zorlandığını belirtti. Basın İlan Kurumu’nun ilan gelirlerini siyasi ve ideolojik ayrım yapmadan adil dağıtması gerektiğini savunan Dinç, RTÜK’ün yerel TV’lere indirim yapmasını, dijital dönüşüm için devlet desteğinin artırılmasını ve basın mensuplarının çalışma şartlarının iyileştirilmesini talep etti.