Van'da 27 Eylül 2024'te kaybolan ve 19 gün sonra Van Gölü'nde cansız bedeni bulunan 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in ölümüyle ilgili soruşturma derinleşiyor.
Başlangıçta intihar olarak değerlendirilen olay, genç kızın üzerinde tespit edilen iki erkeğe ait DNA izleri nedeniyle cinayet şüphesine dönüştü. Adli Tıp Kurumu'nun "suda boğulma" raporu, Rojin'in göle nasıl ve neden girdiğini aydınlatamadı.
Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada, Rojin'in kaybolmadan önceki üç gününü aydınlatacak dijital deliller ön plana çıkıyor. Olay yeri ekiplerince ele geçirilen cep telefonu, Türkiye'deki teknik incelemelere rağmen şifresi kırılamayınca uluslararası kriminal işbirliği kapsamında Portekiz'deki özel bir laboratuvara gönderilme kararı alındı. Telefonun içindeki mesajlar, sosyal medya yazışmaları, çağrı kayıtları ve olası video notları, olayın seyrini değiştirebilecek nitelikte görülüyor.Ayrıca, soruşturma Van'dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) uzandı. Rojin'in ölümünden önce KKTC'de öğrenci olan bir erkekle iletişimde olduğu ortaya çıktı. Bu şahsın ifadesi alındı, DNA örnekleri ise karşılaştırma için Türkiye'ye gönderildi. Rojin'in not defterinde bulunan bir isim ve şifreler sayesinde e-posta hesabına erişim sağlandı; internet geçmişinde dikkat çeken sorgular tespit edildi.
Baba Nizamettin Kabaiş, "Kızım cinayete kurban gitti, adalet yerini bulsun" diyerek gelişmeleri umutla takip ediyor. Kamuoyunun nefesini tuttuğu dava, Portekiz'den gelecek raporlarla yeni bir boyut kazanabilir. Gelişmeler anbean izleniyor...
Yorumlar
Kalan Karakter: